28 Ekim 2010 Perşembe

Pep'izm?

Frank Rijkaard'ın Galatasaray'dan gidişi ile Barcelona'dan gidişi arasında bir takım benzerlikler bulmuştum. Daha önceki yazımda da bunu belirtmiştim.
Bu konuda tam anlamıyla birebir örtüşme olmasa da ciddi bir benzerlik olduğunu söyleyebilirim. Pep geldiğinde Barça'da, Frank Rijkaard'ın kaldırdığı bir çok şeyi geri getirmişti. Bunların başında, maç öncesi kamp, maç sonrası takım otobüsüyle antreman sahasına geri dönme (Florya'ya değil de eve gidiyorlardı) gibi kritik ama Frank'in de kendince haklı olduğu kurallardı bunlar. Rijkaard'a göre, maç öncesi kamp yapıldığında futbolcu uyumuyor, PS oynuyor, telefonla konuşuyor ertesi güne de verimsiz oluyordu. Bu bir bahane miydi? Hala bilmiyorum.

Pep ise gelir gelmez, takım otobüsünü baş tacı etmiş, kamp yapmayı geri getirmiş, takım yemeklerine ayrıca önem vermiş.Hatta, üst üste dört galibiyet alınırsa takıma en pahalı yerlerde yemek ısmarlayacağı vaadinde bulunmuş ve de vaadi gerçekleştirmiş. Futbolcuların, uyku düzenlerinden tutun da yedikleri her şeye karışan bir hocaydı o. Deco, Ronaldinho gibi süper yıldızları takımdan gönderebilen bir adam.

Gelelim Hagi'ye, henüz kimseyi göndermedi. Kimseyi kadro dışı bırakmadı. Ama geldiği ilk günden beri Pep'in uyguladığı kuralları uyguluyor. Pep kuralları değil ama Hagi kuralları adı altında da hiç bir yere yansıdığı da yok. Tip olarak Fatih Terim tarzında olmadıklarından mıdır nedir, medyada kendileri hakkında "sert hoca" yakıştırması yok. Diğer taraftan, Bülent Abi; Pep vs Bülent Korkmaz diyordu. Ben değiştirdim; Pep vs Hagi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder